"Allah’ın bulut gölgeleri içinde gelmesini, meleklerin de birlikte gelip işin bitirilmesini mi bekliyorlar? Zaten bütün işlerin arz edileceği zat Allah’tır."(Bakara 2/210)

Ayette geçen “Allah’ın buluttan gölgeler içinde gelmesi” durumu kimileri tarafından Cenab-ı Hakkın bizzat kendisinin gelmesi olarak anlaşılsa da ayetler bütünlüğü ile incelendiğinde öyle olmadığı görülmektedir. “Bunlar ne bekliyorlar? Meleklerin gelmesini veya Sahiplerinin emrinin gelmesini mi? Onlardan öncekiler de böyle yaptılar. Allah onlara karşı bir yanlış yapmadı ama onlar kendilerini kötü duruma düşürüyorlardı. Yaptıkları işlerin kötü tarafları onları etkiledi de hafife aldıkları şey başlarına geldi.”(Nahl 16/33-34) ayetten anlaşıldığı üzere Allah’ın gelmesi, O’nun emrinin çıkması demektir. İnanmak için bulutlardan hükmün gelmesi yani önceki ümmetlerin cezalandırıldığı gibi bir helak gelmesini arzu edercesine iman etmeye direnmeleri vurgulanmaktadır. Bulutlar içerisindeki gölgeler bir volkan olayını hatırlatmakta, fil suresinde geçen şu helakı anımsatmaktadır; “Fillere eşlik eden orduyu Rabbin ne hale getirdiğini, gözünde canlandırmadın mı? Oyunlarını bozmuştu değil mi? Üstlerine yoğun bir şekilde uçuşan bulut kütleleri göndermişti. Başlarına pişmiş çamurdan taş boşaltan kütleler. Sonunda Rabbin onları içleri yenmiş bitki kabuklarına çevirmişti.”(Fil 105/1-5)