"Bunlardan her birine kazandıklarından bir pay vardır.Allah hesabı çabuk görür. "(Bakara 2/202)

Başarının iki şartı vardır; biri istemek, diğeri de gerekli güce sahip olmaktır. Allah Teâlâ şöyle buyurur: Senin Rabbin rızkı, isteyen ve gücü yeten için yayar. O, kullarının içlerini bilir ve onları görür. (İsra 17/30) Bunun örneği; kuraklıkta yağmur yağması için dua eden fakat gerekli hiç bir çalışmayı yapmamış, toprağını hazırlamamış kişinin örneğine benzer. Nitekim bu yağacak yağmurun hiç bir faydası olmayacak hatta işlenmemiş olan toprağı daha da çok bozuntuya uğratacaktır. Bu duruma bir  de şu açıdan bakıldığında; her türlü hazırlığını yapmış, tohumunu, ilaçlamasını yapmış, toprağını hazırlamış bir çiftçi yağmur yağmadığında yine amacına ulaşamayacaktır.  Gayret göstermek ve dua etmek bir bütündür. "İnsanın eliyle çalışmasının karşılığından başkası onun değildir”(Necm 53/39) Birde nasip Allah’ın kısmeti vardır; kişinin istemesine çalışmasına karşılık verilen pay vardır. Bu payı, Allah takdir eder. Kiminin tarlası bire  on verirken, kiminin bire bin verir. Her gayretin sonucunu Cenab-ı hak belirler ve O şartları yaratmadan hedefe ulaşılamaz. Allah-u  Teala şöyle buyuruyor; "Gösterilen gayret Allahın koyduğu ölçüye uyarsa kabul edilir."(Tekvir 81/29) Öyleyse hedefi belirleyen kişi hem gayretini göstermeli hem de gerekli şartların oluşması için Allah-u Teala'ya dua etmeli. Allah'ın onay vermeyeceği ve sonucuna ulaşması için desteklemeyeceği hiç bir gayret sonucuna ulaşmayacaktır. Allah-u Teala dualara vereceği karşılık hakkında başka bir ayette şöyle buyurmaktadır; "Bu dünyada bize özel iyilikte bulun, Ahirette de... Biz sana yöneldik.” Allah dedi ki: “Azap edeceğime, koyduğum düzene göre azap ederim. İkramım ise her şeyi kaplar. İlerisinde onu, çekinenler ve zekât verenler ile âyetlerime inananlara has kılacağım"(Araf 7/156)