"Onlar doğruyu (hidayeti) verip yanlışı (dalaleti) alanlardır. Onların bu ticareti kazanç getirmez; hedeflerine ulaşamazlar." (Bakara 2/16)
Hidayet, doğru yola girme, rehberlik etme ve o yola kabul etme anlamlarına gelir. Dalalet ise kasıtlı veya kasıtsız olarak yoldan çıkma, hedeften sapma, kaybolma, bir şeyi kaybetme ve benzeri anlamlara gelir. Allah Teâlâ şöyle demiştir: “Yola giren kendisi için girer; yoldan çıkan da kendi aleyhine çıkar.” (İsrâ 17/15) Hedefi tutturan hidayette, tutturamayan veya yanlış hedef belirleyen de dalalettedir. (El-Ayn, Tehzîbu’l-luğa, Müfredat) Allah'ın rehberi Kuran-ı Kerim'e göre yaşayıp, ona uygun hedef belirlemek yerine, dine yeni şekil vermeye çalışanlar hiç bir kazanç elde edemez ve hedeflerine ulaşamazlar.