A'LÂ
[*] Tesbih: Allah’a kulluk konusunda hızlı hareket etmek, Allah’ı tenzih ve ona uygun olmayan şeyleri ondan uzak bilmek demektir (Müfredat). Bunları bütün dikkatiyle Allah’a yönelen kişiler yapabileceğinden meal o şekilde verilmiştir.
[*] Ayetteki nukriuke =نُقْرِؤُكَ sözü, toplama anlamında olan kur’ân قُرْآنً kökünden (Lisanu’l-Arab, قَرْء mad.) ve if’âl kalıbındandır. Bu kalıp kelimeye, “bir şeyi bir şeyin için sokma” anlamı kazandırabildiği için meal bu şekilde verilmiştir.
[*] Şâe = شاء fiilinin kökü, “bir şeyi var etme” anlamında olan şey =شيء’dir(Müfredât). Allah’ın bir şeyi var etmesi, gerekeni yapması ile olur.
[*] Zikir, bağlantılarıyla birlikte düşünülüp öğrenilen doğru bilgi, o bilgiyi kullanıma hazır tutmak, akla veya dile getirmektir (Müfredât). Doğru bilginin kaynağı Allah’ın ayetleridir. Zikir, hem Kur'an'ın (Hicr 15/9) hem de Allah'ın indirdiği diğer kitapların özelliğidir (Enbiya 21/24). İnsanı ancak bu bilgi tatmin eder (Ra’d 13/28). Abese Suresinde belirtildiği gibi, dinlemek istemeyenle uğraşmanın bir anlamı yoktur (Abese 80/1-10).
[*] Burada ism-i tafdil değilı sıfat-ı müşebbehe anlamı verilmiştir.
[*] Burada ism-i tafdil değilı sıfat-ı müşebbehe anlamı verilmiştir.
[*] İbrahim’e ve Musa’ya indirilen kitaplar için bkz. Bakara 2/136 ve Al-i İmran 3/84.