LEYL

TEFSİR
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ
İyiliği sonsuz, ikramı bol Allah’ın adıyla...[*]

[*] "Rahmân” ve “Rahîm" kelimeleri, rahmet (رحمة) kökündendir. Rahmet, iyilik ve ikramı gerektiren incelik anlamındadır. Allah’ın özelliği olarak kullanılınca sadece iyilik ve ikram anlaşılır (Müfredât). Rahmân “rahmeti her şeyi kuşatan” demektir. Bu özellik Allah’tan başkasında olmayacağı için “iyiliği sonsuz” diye çevirdik. Rahîm “çok merhametli” demektir. Bu özellik Allah’ın dışındaki varlıklarda da olabilir. Nitekim ‘rahîm’ kelimesi, Tevbe 9/128. âyette Resulullah için; Fetih 48/29. ayette ise müminler için kullanılmıştır.


(Leyl 92/1)
وَالَّيْلِ اِذَا يَغْشٰىۙ
(Gündüzü) Kapladığı zaman geceye,[*]

[*] Geceye yemin edilen ayetler için bkz: Müddessir 74/33, Tekvir 81/17, İnşikak 84/17, Fecr 89/4, Şems 91/4, Duha 93/2.

 

(Leyl 92/2)
وَالنَّهَارِ اِذَا تَجَلّٰىۙ
açığa çıktığında gündüze,[*]

[*] Şems 91/3.

 

(Leyl 92/3)
وَمَا خَلَقَ الذَّكَرَ وَالْاُنْثٰىۙ
erkeği ve dişiyi yaratana yemin olsun ki[*]

[*] Yasin 36/36, Zuhruf 43/12, Zariyat 51/49, Şûrâ 42/49-50.


(Leyl 92/4)
اِنَّ سَعْيَكُمْ لَشَتّٰىۜ
sizin çalışmalarınız elbette farklı farklıdır.[*]

[*] Bakara 2/148, İsra 17/84.

 

(Leyl 92/5)
فَاَمَّا مَنْ اَعْطٰى وَاتَّقٰىۙ
Her kim (elinde olandan) verir ve yanlış yapmaktan sakınır,[*]

[*] Naziat 79/40-41.


(Leyl 92/6)
وَصَدَّقَ بِالْحُسْنٰىۙ
bir de en güzel olanı (âyetlerimizi) kabul ederse,[*]

[*] Zümer 39/33.


(Leyl 92/7)
فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْيُسْرٰىۜ
onun en kolay olana yönelmesini kolaylaştıracağız.[*]

[*] Bakara 2/112, Maide 5/16, Ankebut 29/69, A’lâ 87/8.


(Leyl 92/8)
وَاَمَّا مَنْ بَخِلَ وَاسْتَغْنٰىۙ
Kim de cimrilik eder ve (yanlışlardan sakınmaya) ihtiyaç duymaz,[*]

[*] Âl-i İmran 3/180, Nisa 4/37, Hadid 57/24, Naziat 79/37-39, Alak 96/6-7.

 

(Leyl 92/9)
وَكَذَّبَ بِالْحُسْنٰىۙ
en güzel olanı (âyetlerimizi) yalan sayarsa[*]

[*] A’raf 7/36, 40, Zümer 39/32.

 

(Leyl 92/10)
فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْعُسْرٰىۜ
onun da en zor olana yönelmesini kolaylaştıracağız.[*]

[*] Nisa 4/115, Fâtır 35/8, Muhammed 47/14.

 

(Leyl 92/11)
وَمَا يُغْن۪ي عَنْهُ مَالُهُٓ اِذَا تَرَدّٰىۜ
(Cehenneme) yuvarlandığı zaman malı bir işine yaramayacak.[*]

[*] Âl-i İmran 3/10, 116; Şuarâ 26/88-89; Sebe 34/37; Mücadele 58/17; Hâkka 69/28-29.

 

(Leyl 92/12)
اِنَّ عَلَيْنَا لَلْهُدٰىۘ
Doğru yola kabul etmek, kesinlikle bizim işimizdir.[*]

[*] Kasas 28/56.


(Leyl 92/13)
وَاِنَّ لَنَا لَلْاٰخِرَةَ وَالْاُو۫لٰى
Şüphesiz Ahiret de bizimdir, dünya da...[*]

[*] Necm 53/25.


(Leyl 92/14)
فَاَنْذَرْتُكُمْ نَارًا تَلَظّٰىۚ
Bu sebeple ben sizi, alevler saçan ateşe karşı uyardım.[*]

[*] Mearic 70/15-16, Tahrîm 66/6, Müddessir 74/35-36.


(Leyl 92/15)
لَا يَصْلٰيهَٓا اِلَّا الْاَشْقٰىۙ
Ona sadece en hayırsız olan kişi girip kalacak;[*]

[*] Hud 11/106, A’lâ 87/11-13.

 

(Leyl 92/16)
اَلَّذ۪ي كَذَّبَ وَتَوَلّٰىۜ
yalana sarılan ve doğrulara sırt çeviren kişi.[*]

[*] Bunlar müşrikler, Allah’ın sözlerini ikinci sıraya koyup üstünü örten ve bile bile yanlış yapanlardır. Her kâfir müşrik, her müşrik de kafirdir (Âl-i İmran 3/151, Tâhâ 20/48, Kıyamet 75/31-32).


(Leyl 92/17)
وَسَيُجَنَّبُهَا الْاَتْقٰىۙ
Kendini yanlışlardan en iyi koruyan kişi[1*] ise ondan uzak tutulacaktır;[2*]

[1*] Bunlar da Allah’ın sözlerini birinci sıraya koyup O’na teslim olan kimselerdir (Mü’min 40/66).

[2*] Enbiya 21/101-103, Necm 53/31-32.

 

(Leyl 92/18)
اَلَّذ۪ي يُؤْت۪ي مَالَهُ يَتَزَكّٰىۚ
kendini geliştirmek için malını veren kişi.[*]

[*] Taha 20/75-76, Fâtır 35/18, A’lâ 87/14-15.


(Leyl 92/19)
وَمَا لِاَحَدٍ عِنْدَهُ مِنْ نِعْمَةٍ تُجْزٰىۙ
O, kendisine yapılan bir iyiliğin karşılığı olsun diye değil,


(Leyl 92/20)
اِلَّا ابْتِغَٓاءَ وَجْهِ رَبِّهِ الْاَعْلٰىۚ
sadece yüce Rabbinin rızasını kazanmak için verir.[*]

[*] Bakara 2/272, Mü’minun 23/60-61, Rum 30/38, İnsan 76/8-10.

 

(Leyl 92/21)
وَلَسَوْفَ يَرْضٰى
İleride, o da kesinlikle hoşnut olacaktır.[*]

[*] Mücadele 58/22, Fecr 89/27-28, Beyyine 98/7-8.